10 Kasım 2009 Salı

hikaye.

hikayelerini anlatacak bir yer verilmemiş sana,
bu gerçek dünya mı?
şu demirlerin ardından göründüğü kadar mı?
gerçekten okyanusu geçip oraya ulaşabilecek misin?
hayallerini gerçekleştirip, yeniden ağaçların kokusunu alabilecek misin?

işte bu yüzden,
ben tüm bu olasılıkları düşünürken,
ne kadar gerçekçi olacağımız konusunda çok şüpheliyim,
tüm bu gerçekler acı içerisinde yüzümü çizerken
nasıl bir güçtür ki, hayallerimi gerçek yapmaya yetecek,
anlaşılması ne kadar zordur ki gerçekte var olabilecek,

sadece kendim için...
sadece saçma sapan şeyler olmasın diye.
o sadece orada bir "şey" olarak kalmasın diye..

çok gürültülü,
dayanılmaz uğultu,
kulak zarım patladı patlayacak,
hayal mi demiştik?
gerçeği yaşayamazken..
ve yine oldu... bu laneti hatırlatmak ,
orada ne olduğunu merak etmemi sağlayacak ve gözlerimi açacak...

ama ben dünyayı değiştirmek istemedim,
sadece değişmek istedim,
kendim için...
saçma "şey"lerden biri olmayayım diye..
orada öylece bir "şey" olarak kalmayayım diye...

nefesef alacak yer bulmazken,
koca koca devler tarafından tutulmuşken sokaklar,
ve yine elimiz kolumuz bağlanmışken..

ben suç teşkil eden bir şey yapmadım..
değiştirmek istedim..
sadece kapladığım alanı,
dünyaya elimi bile sürmedim..
inanın...

ve ;

bu gerçek dünya mı?...
şu dikine çizgilerin ardından görünen
gerçekten gökyüzü ve bulutlar tepemde olabilecek mi?
ellerimi özgürce açabilecek miyim?

bunu yapabilirsin sen..
ama ben sadece ,kendimi değiştirmek istedim,
"herkes kendinden başlarsa düzelir" dedim..
"biraz daha yaşanısı olur" dedim.
sadece değişmek istedim,
kendim için...
saçma "şey"lerden biri olmayayım diye..
orada öylece bir "şey" olarak kalmayayım diye...

14:57 10.11.2009
DA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder