19 Mart 2009 Perşembe

melankoli.

bana bağırıyordu en son "melankoliksın sen!" diye..
hiç itiraz etmedim ki, hiç yalanlamadım..
ben güzel şeyleri ardı ardına hiç yaşamadım,
hiç tam anlamıyla "..oldu bu", "güzel oldu!" diyemedim..
bir şeyler hep eksikti ya da hiç olmadılar..
melankoliyi seviyorsun diye bağırma bana..
bunu sen yarattın,
beni sen yarattın ,elindeli makas ve iğneyle..
önce kestin sonra diktin,
içime olur olmaz şeyler doldurdun..
güzel olur diye boğazıma pembe bir kurdele bağladın..
ama çok sıktın..
nefes alamadım azımı açmadım!
gözlerimi siyah düğmelerden yaptın,
hiç olmadığı kadar karanlık görmemi sağladın..
ben hiç güzel şeyler yaşamadım..
yaşadığım mutsuzluklardan da mutlu olmaya çalıştım..
zamanla mutsuzluklarım ve sahte sulu boya göz yaşlarım benim için en anlamlı anlar oldu..
en mutlu olduğum anlar..
boyadan yüzüme renk geldi,
sevindim...
renklendim dedim.
ağladım, her ağladıgımda renklenirim dedim..
bugün senin seneler önce teğellediğin yerleri bıçakla bir bir ayırdım..
içinden kırmızı simler döküldü,
kağıt parçaları,pamuklar çıktı,
boncuklar..
esen rüzgar, dağılan simleri savurdu ve damlattı masadan aşağıya..
bedenimden bir yerler ilk defa gezdi yeri..
zorda olsa kestim kurdaleyi,
derin bi nefes aldım..
ama bu sondu anladım..
çok geçmeden fark ettin isyanımı..
eline bir iğne aldın ve yine başladın..
teğelleri sıkı tuttun..
ve çift dikiş yaptın,üşenemdin..
çıkmasın diye ise boynuma pembe kurdeleyi diktin..
şimdi hala soruyor musun bana?
"bu melankoliklik ne?" diye..


23:50 18.03.2009
da

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder