6 Aralık 2009 Pazar

Ben ritimdeki sesim ve sen nasıl bir şeysin?
başımı döndürüyorsun...
dünya hiç bu kadar hızlı dönmemişti ve hiç bu kadar kendine çekmemişti...
şimdi bir sürü fon müziğim de var ;barların "sigara yasağı"na karşı açık kapılarınan gelen,
ve bir sürü boğuk boğuk kahkahalar ve "off"lamalar cabası işin.
sen nasıl bir şeysin öyle?...
sesini duyduğum anda eriyorum.
tam anlamıyla poe ile anlaştığım bir durum... annabel lee gibi senden bahsedebilirdim,
pek şairane olurdu ,gerçi şimdileri pek seven kalmadı annabel'i.. ne de poe'yu..

nerede kalmıştım ki?.
başımı döndürüyorsun,
ve midemde kocaman ve aslında hoşuma giden bir karın ağrısı yaratıyorsun,
bir ayrıdır karın ağrımı hiç bu kadar sevmemiştim,
birde gözlerin var işin içinde,
benim dudaklarım,
birde kocaman gülümsemen var,
iki kalbim var sanki..
biri tamamen sana ait,
biri tamamen senin ve benim.
birazcık benim , aslında gerisi tamamen senin.

şimdi sesini duysam hiçte fena olmaz,
gözlerimi kapatıp güzel bir fantezi kursam ve sesinle meditasyon yapsam,
bakarsın ben nirvana'ya ulaşırım ve senle karşılaşırım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder